Basit olanın kolay olacağı düşüncesine kapılmayın. Basit olan kolay olmak zorunda değildir. İnsanlar değişmenin onlar için kolay olmadığını söyler dururlar. Yeni alışkanlıklar kazanmanın zor olduğunu, hayatlarında yeni bir sayfa açıp dış kaynaklara bağlı kalmadan kendi kararlarıyla yola devam etmenin kolay olmadığını düşünürler. Haklı olduklarına şüphe yok. Şunu içtenlikle söyleyebilirim ki; değişmek kolay değil, fakat basittir. Almaya yeltendiğimiz her kararda her şeyden önce biyolojimize karşı geliriz. Beynimiz daima güvende olmak ister ve bunu sorgular. Bu nedenle alışık olmadığımız bir durumla yüzleşirken buna tepki göstermemiz veya alarma geçmemiz doğaldır. Zor olan, süreci yönetirken bu tepkiye karşılık bizi istediğimiz şeye ulaştıracak olan tutku ve arzularımızla yeni bir etki oluşturup bunu sürekli kılabilmektir. Aksi halde vazgeçeriz ve sahip olduğumuz hayatı terk edip bizi bekleyen yeni hayatı sahiplenemeyiz. İşte tam da bu nedenle, sabahları sizi uyandırması için kurduğunuz alarma rağmen güne başlamak adına yataktan kalkmakta zorlanırsınız. Uyanmak çok basit bir eylemdir, fakat o sıcak yatağınızdan çıkıp yüzünüze soğuk su çarpmak size zulüm gibi gelir ve sonunda alarmı susturup bir süre daha uyuma kararı alırsınız.
Kendinize yarınlar için verdiğiniz sözleri hatırlattığınızda, etrafınızın henüz ilk adımını atmadığınız birçok istekle kuşatıldığını fark edeceksiniz. Karar almak düşüncede gerçekleşmez. Onu eyleme dönüştürmelisiniz. Bu durum, bilmekle uygulamak arasındaki farkı ortaya koyar. Bir hayali yaşamanın nasıl bir duygu olduğunu bildiğinizi düşünmeyi bırakın, bunun için harekete geçin ve onu yaşayın. Bana her defasında ‘’Söylemesi yapmasından kolay tabii’’ diyorlar. Kimse size bunun kolay olacağını söylemedi. Kolay olsaydı, herkes yapardı. Buna karşılık basit ama zor olanı yapmaya karar verdiğinizde, ki bu karar hayatın her alanında olabilir; bireysel, finansal, işinizle, ailenizle veya ilişkilerinizle ilgili, her ne ise o kararı verdiğinizde ve o ilk adımı attığınızda kendinizi zincirleme gelişen bir eylemin odağında bulursunuz. Çünkü eğer bir kere yapabilirseniz, onu tekrar, tekrar ve tekrar yapabilirsiniz. Bu aşamada ne kadar güçlü ve dayanıklı olduğunuzu, kendinize verdiğiniz söze karşılık ne kadar ısrarcı ve istikrarlı davrandığınız belirler. En küçük zorlukta pes mi edeceksiniz? Kendinizi yarı yolda mı bırakacaksınız? Hata yapabilirsiniz, zorlanabilirsiniz, insanlar size gülebilir, kimse size inanmayabilir, hatta kendinizden şüphe duyduğunuz anlar bile olabilir, korkularınızla yüzleşmeniz gerekebilir, yeterli olmadığınızı düşünebilirsiniz, kimi anlarda hayal kırıklığı dahi yaşayabilirsiniz, fakat eğer değişim odaklı bir karar verecekseniz, o hâlde bunun kolay olmayacağını kabul edin ve koşulların zorluğuna boyun eğmeden, pes etmeden ilerleyin. Başınıza bir şey geldiğinde ya bir yol bulursunuz ya da sadece bahane…
Her gün kendinize hayalinizi hatırlatın. Zihin yapınızı değiştirin ve bunu başarabileceğiniz konusunda kendinize güvenin. Bir Afrika atasözü der ki: ‘’Eğer içinizde bir düşman yoksa, dışarıdaki hiçbir düşman size zarar veremez.’’ Öyleyse size değişmenin veya hayalleriniz uğruna yeni bir hayat kurgulamanın kolay olmadığını hatırlatan, hatta bunun imkansız olduğunu söyleyen içinizdeki düşmanı susturun. Dışarıda bunu size defalarca söylemeye kendini hazır hisseden yeterince düşmanınız var zaten. Kendinize gerçek bir söz verin ve bu sefer hayallerinizden vazgeçmeyin!